Kız Kulesi Müzesi

Boğazın incisi Kız Kulesi, ilk zamanlarında bir gümrük noktası görevi görmüş; gemi denetlemeleri ve vergi ödemelerinin yapılması amacı ile bulunduğu adacığa bir kule inşa edilmiştir. Daha sonrasında 12. yy da bu kule tahkimli bir savunma kalesine çevrilmiştir. Amaç Boğaz’ın kontrol altında tutulması ve güvenliğin sağlanmasıdır.
1453 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul fethedildikten sonra kule yenilenmiş ve bir nöbetçi askeri birlik yerleştirilmiştir. Ayrıca Mehteran Bölüğü’de fiili olarak görev yapmış olup, padişahların tahta çıktığı dönemlerde Kız Kulesi’nden top atışları da yapılmıştır.
18. yy da ise gece görüş mesafesini arttırmak için kuleye bir de deniz feneri eklenmiştir. Bundan böyle Kız Kulesi artık bir savunma kalesi olmaktan çıkıp, deniz feneri işlevi görmeye başlamıştır. İlerleyen yıllarda 1830-1831 yıllarında kolera, 1836-1837 yılları arasında da veba salgınından dolayı karantina hastanesine dönüştürülüp, tecrit merkezi haline gelmiştir.
1857 yılında Fenerler İdaresi, ordan da 1926’da İstanbul Limanlar İdaresi’ne devredilip gaz deposu olarak işlevini devam ettirmiştir. 1964 yılında Millî Savunma Bakanlığı’na bağlı olarak gözetleme ve radar istasyonu olarak kullanılıp, 1983 yılından itibaren ise Türkiye Deniz İşletmeciliğine devri gerçekleştirilmiştir. 1992 yılında devrin şairleri tarafından kullanılan kuleye ‘Şiir Cumhuriyeti’ adı verilmiştir.