Eski Halfeti

Eski Halfeti, Şanlıurfa ilinin batısında, Fırat Nehri’nin kıyısında kurulmuş, tarih boyunca birçok uygarlığın izlerini taşıyan kadim bir yerleşimdir. Günümüzde “Saklı Cennet” ve “Batık Şehir” adlarıyla anılan bu bölge hem doğal güzellikleri hem de binlerce yıllık geçmişiyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Tarihi kaynaklara ve arkeolojik bulgulara göre Halfeti’nin ilk yerleşimleri MÖ. 9. yüzyıla kadar uzanır. Hititler ve Asurlardan başlayarak Persler, Romalılar ve Bizanslılar bu topraklarda hâkimiyet kurmuş, her biri burada kendi kültürel izlerini bırakmıştır. Roma döneminde Halfeti, askeri ve ticari bakımdan önemli bir merkez haline gelmiştir. Özellikle Rum Kale ve çevresi bu dönemde güçlendirilmiş, bölge hem ticaret yollarının kavşağı olmuş hem de güvenli bir yerleşim alanına dönüşmüştür. Bizans döneminde ise Hristiyanlığın etkisi görülmüş, kiliseler ve manastırlar inşa edilmiştir. 7. yüzyılda İslam ordularının bölgeyi fethetmesiyle Halfeti, yeni bir döneme adım atmış, İslam kültürüyle yoğrulmuştur. Bugün Eski Halfeti hem tarihi dokusuyla hem de doğal güzellikleriyle bir turizm merkezi konumundadır. Tekne turlarıyla ziyaretçiler, yarı batık köyleri ve mistik atmosferi görebilmektedir. Böylece Halfeti, geçmişin izlerini bugüne taşıyan ve suyun altında saklı kalan tarihini sessizce anlatan eşsiz bir şehir olmaya devam etmektedir.